DÜNDEN BUGÜNE ÇAMPINARIN TARİHİNE BİR BAKIŞ
Çampınar Köyünün hangi tarihte kurulduğunu kesin olarak bilemiyoruz. Çampınar Köyünün adı 1960 yılına kadar SECİĞEN olarak geçer. Bu tarihten sonra Çampınar olarak anılır.
Çampınar , Çorum ili, Osmancık ilçesinin merkeze bağlı bir köyüdür. Çampınar’ın geçmişinden söz edebilmek için , Osmancık’a ait tarihi bilgileri anımsamak gerekir.
Osmancık tarihine ait bilgiler , Çampınar köyünün de tarihi bilgileri sayılır. Şimdi bu dönemleri gözler önüne serelim.
HİTİTLER DÖNEMİ:
İnönü Zaferi İlkokulu bahçesinden çıkarılan kabartmalı oymalar incelendiğinde, bunların Hititlere ait olduğu görüldü. Osmancık’ın yerinde olan Pimoliza kentine Hititlerin yerleştiği hakkındaki görüşler gerçeklik kazandı
Türk asıllı beyler birbiri ardından Anadolu’ya aktılar. Anadolu’da başka ,başka adlarla devletler kurdular yüzyıllarca yaşadıktan sonra çöktüler. Sonra da başka adlarla ortaya çıktılar.Osmancık doğu-batı yolu üzerinde olduğu için sık ,sık el değiştirdi.
PERSLER DÖNEMİ;
Osmancık Perslerinde istilasına uğramıştır.
BÜYÜK İSKENDER DÖNEMİ:
Milattan önce dördüncü yüzyıda, Osmancık yöresi Büyük İskenderin istilasına uğradı. İskender ölünce bu bölge komutanlarından Silifküs’ün payına düştü ve bu dönem,Pontos’lara kadar devam etti.
PONTOSLAR DÖNEMİ:
Pontos’ların beşinci Amasya hükümdarı Mithiri Tatos zamanında Osmancık, birkaç kez yıkıldı , yeniden kuruldu Amasya ve yöresini korumak amacıyla , Aflan adındaki kumandanına , Osmancık kalesini yaptırdı ve onu da kaleye yerleştirdi.Osmancık bir süre Aflan, daha sonra da Aflanos adı ile anıldı .Amasya ve yöresi yedi yüz yıl Pıntoslar yönetiminde kaldı.
ÇAMPINAR’IN TARİHÇESİ
(Anlatan : Hasan Savcı- Musa Savcı)
Giriş:
Her kentin , her kasabanın , hata her köyün bir tarihçesi vardır bunların bazıları kitaplara geçmiş, ansiklopedilerde yer almıştır. Kuşaktan kuşağa aktarılıyor, yaşayıp gidiyor.
Çampınar bizim köyümüz. Yıllarca önce kurulmuş . tarih olmuş. Ama kitaplara geçmemiş. Bize aktarılan bir bilgide olmamış. Bu işe başlamak gerekir dedim, yola çıktım . Önce kitaplar karıştırdım. Hiçbir şey bulamadım. Köyümün yaşlılarına baş vurdum. Onlardan bilgi topladım.Çünkü anlatılanlar söz kalabalığı olmaktan ileri gidemiyordu. Ama bunlardan birisi gerçeklere en uyan bilgiyi veriyordu. Bu kişi kimdi ? Bu insan Çampınarda doğup büyümüş , okumuş molla olmuş 1. Cihan savaşında Irak cephesinde esir olmuş esarette ingilizce öğrenmiş, Cumhuriyet döneminde köy katipliği yapmış Savcı ailesinin en yaşlısı Hasan Savcı idi.
Hasan Savcı medresede okumuştu. İyi bir mollaydı Arapça ve İngilizce biliyordu. Dini bilgisi sağlamdı Bildiğini iyi bilirdi . Bilmediği konu üzerinde yorum yapmaz ama konuyu öğrenmeye çalışırdı.
Hasan Savcı’nın olduğu yerde , cam,nin imamı , sözü ona bırakırdı. Çünkü dini bilgisinin üstünlüğü tartışılamazdı.
1972 yılının ilk aylarında köyüme gitmiştim. Bir yaşlılar sohbeti kuruldu. Çampınar’ın tarihi söz konusu oldu. Hasan Savcı konuştu, ben not aldm. Bunları ilk kez, <Öğretmenlige Veda> kitabında yayınladım. Şimdi bu bilgileri okuyalım.
ÇAMPINAR’IN tarihçesi:
Hasan SAVCI konuşuyor:
Tarihte, herşey bir kaynağa dayanılarak verilir. Ben de, köyüm hakkında bildiklerimi bir kaynağa dayanarak veriyorum.
Akveran (Akören) köyünde yaşayan bir Ozulu Koca vardı. Onun elinde bir müsvette kitap gördüm. Orada, evkaf kayıtlarında, Seciğen (Çampınar) köyünün adı Seçkin köy anlamında SEÇKEN olarak geçmektedir. Seciğen adıyla ilgili daha çok uydurmalar vardır. Bunlardan birisi de SECİYELİ’dir. Fakat bunların gerçek yanı yoktur. Gerçek olan, Seciğen’in Seçken’den geldiğidir.
Ozulu Koca
Akören köyündendir. Akören’de yaşar. Ozulu koca adıyla anılır. Saygın bir kişidir. Ozulu koca demek Akören demektir. Ozulu kocanın okuması yazması yoktur. Fakat soyundaki okumuşlardan elinde kalan bir müsvette kitap vardır. Burada Seciğen’den söz edilir.
Ozulu kocanın iki oğlu vardır. Onlarla birlikte oturur. Zaman gelir yaşlanır. İşleri oğullarına bırakır. Fakat duramaz işlere karışır. Bu iş olmuyor der, oğullarına yardımcı insanlar arar. Merzifon’un Şamba köyünden insanlar getirir. Çiftliklerin onlarla yürütülmesini sağlar.
Ozulu kocanın iki büyük çiftliği vardır.
1. Akveran (Akören) çifliği.
2. Ardıç çayı çifliği.
Ozulu koca ölünce, oğulları çiflikleri birlikte yürütürler. Bakarlar ki olmuyor. Çiftlikleri paylaşırlar. Her iki oğlu da Akveran’da oturur. Çiftlikleri buradan yürütürler.
Ardıç Çayı Çiftliği
Ardıç çayı çiftliğini alan Ozulu kocanın oğlu çiftlik Akveran’dan uzak olduğu için yöre köylerinden çiftlik işlerini yürütmek üzere aileler getirir. Bunları bugün Yukarıköy adıyla anılan Ardıç mevkiine yerleştirir. Yukarıköy’de bu evlerin kalıntılarına hala rastlanılmaktadır.
Yukarıköy’e Yerleşen Aileler:
1.Sungurlu’dan gelen Türkmen oğulları. (Bugün bu soydan olanlar: Abdullah Erkoç, Mehmet Erkoç, Haydar Çalışkan)
2.Çorum’a bağlı Palabıyık köyünden gelen Palabıyıklar. (Bugün bu soydan olanlar Mehmet Palabıyık, Veli Palabıyık, Hüseyin Aslan, Hasan Hoşer, Mehmet Akbal)
3.Çorum içerisinden gelen Ali beyler. (Bugün bu soydan olanlar Mustafa Keklik, Hüseyin Keklik)
4.Geleneğine bağlı Çorum’dan gelen Kürt Hasan oğulları. (Bu soydan olanlar: Veli Gökbolat, Hasan Gökbolat, Satılmış Gökbolat, Ali Gökbolat)
5.Hasan Savcı’nın adlarını hatırlayamadığı iki aile daha vardır. Diğer bir deyişle, Seciğen’in kurucuları bu altı ailedir.
Ardıç çayı çiftliğini alan Ozulu Koca’nın bu oğlu zevk ve eğlenceyiçok sever. İçki ve kadın alemleri düzenler. Bir içki aleminde sarhoşluk sonucu bir arkadaşını tqabancayla öldürür. O zamanın geleneğine uyulur. Ölenin akrabaları diyet isterler.,direnirler.
Ozulu Koca’nın oğlu diyet vermeye razı olur. Ardıç çayı çiftliğini satışa çıkarır. Çiftliği almak isteyenler vardır. Fakat Yukarıköyde oturan altı aile, bu arazinin kendilerine satılmasını isterler. Çiftliğin bedelini ödeyerek çiftliği satın alırlar. Yukarıköy böylece kurulmuş olur.
SECİĞEN KÖYÜ KURULUYOR
Yukarıköyde oturan altı aile, arazinin daha verimli olan sağ eteğine inmeye karar verirler. Bugünkü Seciğen arazisine yerleşirler. O zaman bu mevkiin adı Suçeken’dir. Oturanlşar altı yamaç üzerine evlerini kurarlar, Su ihtiyaçlarını, çay kenarlarındaki pınarlardan taşırlar. Su çekilen yer anlamına gelen Suçeken derler. Suçeken adı dillerde dolaşa dolaşa Seciğen oluverir.
SAKALLI ÇEŞMESİ
Seciğen köyü, büyümeye başlar. Su sıkıntısı çekilir. Tonguroğullarından Sakallı Koca diye birisi vardır. Varlıklıdır. Bir hayır yapmak ister. Şabanoğlu deresinden bugünkü Sakallı çeşmesini getirir. Çeşmenin adı Sakallı diye anılır: Halen de bu adıyla yaşar.
Sakallı çeşmesinin gelişinden sonra köyün adı Suçeken’den Seciğen’e dönüşür. 1960 yılına kadar Seçiğen adıyla ün yapar. 1960 yılından sonra da adı ÇAMPINAR olur.
DÜNDEN BUGÜNE ÇAMPINARIN TARİHİNE BİR BAKIŞ
Çampınar Köyünün hangi tarihte kurulduğunu kesin olarak bilemiyoruz. Çampınar Köyünün adı 1960 yılına kadar SECİĞEN olarak geçer. Bu tarihten sonra Çampınar olarak anılır.
Çampınar , Çorum ili, Osmancık ilçesinin merkeze bağlı bir köyüdür. Çampınar’ın geçmişinden söz edebilmek için , Osmancık’a ait tarihi bilgileri anımsamak gerekir.
Osmancık tarihine ait bilgiler , Çampınar köyünün de tarihi bilgileri sayılır. Şimdi bu dönemleri gözler önüne serelim.
HİTİTLER DÖNEMİ:
İnönü Zaferi İlkokulu bahçesinden çıkarılan kabartmalı oymalar incelendiğinde, bunların Hititlere ait olduğu görüldü. Osmancık’ın yerinde olan Pimoliza kentine Hititlerin yerleştiği hakkındaki görüşler gerçeklik kazandı
Türk asıllı beyler birbiri ardından Anadolu’ya aktılar. Anadolu’da başka ,başka adlarla devletler kurdular yüzyıllarca yaşadıktan sonra çöktüler. Sonra da başka adlarla ortaya çıktılar.Osmancık doğu-batı yolu üzerinde olduğu için sık ,sık el değiştirdi.
PERSLER DÖNEMİ;
Osmancık Perslerinde istilasına uğramıştır.
BÜYÜK İSKENDER DÖNEMİ:
Milattan önce dördüncü yüzyıda, Osmancık yöresi Büyük İskenderin istilasına uğradı. İskender ölünce bu bölge komutanlarından Silifküs’ün payına düştü ve bu dönem,Pontos’lara kadar devam etti.
PONTOSLAR DÖNEMİ:
Pontos’ların beşinci Amasya hükümdarı Mithiri Tatos zamanında Osmancık, birkaç kez yıkıldı , yeniden kuruldu Amasya ve yöresini korumak amacıyla , Aflan adındaki kumandanına , Osmancık kalesini yaptırdı ve onu da kaleye yerleştirdi.Osmancık bir süre Aflan, daha sonra da Aflanos adı ile anıldı .Amasya ve yöresi yedi yüz yıl Pıntoslar yönetiminde kaldı.
ÇAMPINAR’IN TARİHÇESİ
(Anlatan : Hasan Savcı- Musa Savcı)
Giriş:
Her kentin , her kasabanın , hata her köyün bir tarihçesi vardır bunların bazıları kitaplara geçmiş, ansiklopedilerde yer almıştır. Kuşaktan kuşağa aktarılıyor, yaşayıp gidiyor.
Çampınar bizim köyümüz. Yıllarca önce kurulmuş . tarih olmuş. Ama kitaplara geçmemiş. Bize aktarılan bir bilgide olmamış. Bu işe başlamak gerekir dedim, yola çıktım . Önce kitaplar karıştırdım. Hiçbir şey bulamadım. Köyümün yaşlılarına baş vurdum. Onlardan bilgi topladım.Çünkü anlatılanlar söz kalabalığı olmaktan ileri gidemiyordu. Ama bunlardan birisi gerçeklere en uyan bilgiyi veriyordu. Bu kişi kimdi ? Bu insan Çampınarda doğup büyümüş , okumuş molla olmuş 1. Cihan savaşında Irak cephesinde esir olmuş esarette ingilizce öğrenmiş, Cumhuriyet döneminde köy katipliği yapmış Savcı ailesinin en yaşlısı Hasan Savcı idi.
Hasan Savcı medresede okumuştu. İyi bir mollaydı Arapça ve İngilizce biliyordu. Dini bilgisi sağlamdı Bildiğini iyi bilirdi . Bilmediği konu üzerinde yorum yapmaz ama konuyu öğrenmeye çalışırdı.
Hasan Savcı’nın olduğu yerde , cam,nin imamı , sözü ona bırakırdı. Çünkü dini bilgisinin üstünlüğü tartışılamazdı.
1972 yılının ilk aylarında köyüme gitmiştim. Bir yaşlılar sohbeti kuruldu. Çampınar’ın tarihi söz konusu oldu. Hasan Savcı konuştu, ben not aldm. Bunları ilk kez, <Öğretmenlige Veda> kitabında yayınladım. Şimdi bu bilgileri okuyalım.
ÇAMPINAR’IN tarihçesi:
Hasan SAVCI konuşuyor:
Tarihte, herşey bir kaynağa dayanılarak verilir. Ben de, köyüm hakkında bildiklerimi bir kaynağa dayanarak veriyorum.
Akveran (Akören) köyünde yaşayan bir Ozulu Koca vardı. Onun elinde bir müsvette kitap gördüm. Orada, evkaf kayıtlarında, Seciğen (Çampınar) köyünün adı Seçkin köy anlamında SEÇKEN olarak geçmektedir. Seciğen adıyla ilgili daha çok uydurmalar vardır. Bunlardan birisi de SECİYELİ’dir. Fakat bunların gerçek yanı yoktur. Gerçek olan, Seciğen’in Seçken’den geldiğidir.
Ozulu Koca
Akören köyündendir. Akören’de yaşar. Ozulu koca adıyla anılır. Saygın bir kişidir. Ozulu koca demek Akören demektir. Ozulu kocanın okuması yazması yoktur. Fakat soyundaki okumuşlardan elinde kalan bir müsvette kitap vardır. Burada Seciğen’den söz edilir.
Ozulu kocanın iki oğlu vardır. Onlarla birlikte oturur. Zaman gelir yaşlanır. İşleri oğullarına bırakır. Fakat duramaz işlere karışır. Bu iş olmuyor der, oğullarına yardımcı insanlar arar. Merzifon’un Şamba köyünden insanlar getirir. Çiftliklerin onlarla yürütülmesini sağlar.
Ozulu kocanın iki büyük çiftliği vardır.
1. Akveran (Akören) çifliği.
2. Ardıç çayı çifliği.
Ozulu koca ölünce, oğulları çiflikleri birlikte yürütürler. Bakarlar ki olmuyor. Çiftlikleri paylaşırlar. Her iki oğlu da Akveran’da oturur. Çiftlikleri buradan yürütürler.
Ardıç Çayı Çiftliği
Ardıç çayı çiftliğini alan Ozulu kocanın oğlu çiftlik Akveran’dan uzak olduğu için yöre köylerinden çiftlik işlerini yürütmek üzere aileler getirir. Bunları bugün Yukarıköy adıyla anılan Ardıç mevkiine yerleştirir. Yukarıköy’de bu evlerin kalıntılarına hala rastlanılmaktadır.
Yukarıköy’e Yerleşen Aileler:
1.Sungurlu’dan gelen Türkmen oğulları. (Bugün bu soydan olanlar: Abdullah Erkoç, Mehmet Erkoç, Haydar Çalışkan)
2.Çorum’a bağlı Palabıyık köyünden gelen Palabıyıklar. (Bugün bu soydan olanlar Mehmet Palabıyık, Veli Palabıyık, Hüseyin Aslan, Hasan Hoşer, Mehmet Akbal)
3.Çorum içerisinden gelen Ali beyler. (Bugün bu soydan olanlar Mustafa Keklik, Hüseyin Keklik)
4.Geleneğine bağlı Çorum’dan gelen Kürt Hasan oğulları. (Bu soydan olanlar: Veli Gökbolat, Hasan Gökbolat, Satılmış Gökbolat, Ali Gökbolat)
5.Hasan Savcı’nın adlarını hatırlayamadığı iki aile daha vardır. Diğer bir deyişle, Seciğen’in kurucuları bu altı ailedir.
Ardıç çayı çiftliğini alan Ozulu Koca’nın bu oğlu zevk ve eğlenceyiçok sever. İçki ve kadın alemleri düzenler. Bir içki aleminde sarhoşluk sonucu bir arkadaşını tqabancayla öldürür. O zamanın geleneğine uyulur. Ölenin akrabaları diyet isterler.,direnirler.
Ozulu Koca’nın oğlu diyet vermeye razı olur. Ardıç çayı çiftliğini satışa çıkarır. Çiftliği almak isteyenler vardır. Fakat Yukarıköyde oturan altı aile, bu arazinin kendilerine satılmasını isterler. Çiftliğin bedelini ödeyerek çiftliği satın alırlar. Yukarıköy böylece kurulmuş olur.
SECİĞEN KÖYÜ KURULUYOR
Yukarıköyde oturan altı aile, arazinin daha verimli olan sağ eteğine inmeye karar verirler. Bugünkü Seciğen arazisine yerleşirler. O zaman bu mevkiin adı Suçeken’dir. Oturanlşar altı yamaç üzerine evlerini kurarlar, Su ihtiyaçlarını, çay kenarlarındaki pınarlardan taşırlar. Su çekilen yer anlamına gelen Suçeken derler. Suçeken adı dillerde dolaşa dolaşa Seciğen oluverir.
SAKALLI ÇEŞMESİ
Seciğen köyü, büyümeye başlar. Su sıkıntısı çekilir. Tonguroğullarından Sakallı Koca diye birisi vardır. Varlıklıdır. Bir hayır yapmak ister. Şabanoğlu deresinden bugünkü Sakallı çeşmesini getirir. Çeşmenin adı Sakallı diye anılır: Halen de bu adıyla yaşar.
Sakallı çeşmesinin gelişinden sonra köyün adı Suçeken’den Seciğen’e dönüşür. 1960 yılına kadar Seçiğen adıyla ün yapar. 1960 yılından sonra da adı ÇAMPINAR olur.